{ "title": "Renk Körlüğü Dereceleri", "image": "https://www.renkkorlugu.gen.tr/images/Renk-Korlugu-Dereceleri-22666.jpg", "date": "19.01.2024 12:16:56", "author": "Ebru", "article": [ { "article": "Renk körlüğü dereceleri, konusunun ne olduğu incelenmeden önce renk körlüğünün ne olduğu bilinmelidir. Renk körlüğü, doğuştan olabileceği gibi sonradan da oluşabilmektedir. Renk körlüğü dereceleri arttıkça kişinin görme yetisi azalmakta ve yaşam kalitesi de o kadar düşmektedir. Ayrıca, renk körlüğüne sahip olan kişiler incelendiğinde, doğuştan renk körlüğünün sonradan oluşan renk körlüğüne göre daha fazla olduğu tespit edilmiştir. Renk körlüğü, anneden X kromozomu aracılığı ile bebeğe geçen bir rahatsızlık olmasının yanı sıra erkeklerde daha fazla rastlanan bir görme problemidir. Renk körlüğüne sahip olmayan, normal bir görme yetisine sahip kişilerin göz retinasında mavi, kırmızı ve yeşil olmak üzere üç adet pigment bulunmakta ve bu üç pigmentin karışımı ile diğer renklerin görülmesi sağlanmaktadır. Ayrıca, mavi, kırmızı ve yeşil pigmentleri gündüz çalıştığı için geceleri birçok şeyin rengi görülememektedir. Genel olarak, mavi, kırmızı ve yeşil pigmentlerinin az olduğu ya da hiç olmadığı kişiler renk körü olan kişilerdir. Renk körlüğü, tamamen renk körlüğü ve kısmi renk körlüğü olmak üzere iki sınıfa ayrılmaktadır.

Renk görme eksikliği problemi, kişinin göz retinasında bulunan mavi, kırmızı ve yeşil pigmentlerin hatalı bir şekilde çalışmasından doğan bir problemdir. Tamamen renk körlüğü ve kısmi renk körlüğü, renk körlüğü derecelerindendir. Tamamen renk körlüğü ise kısmi renk körlüğüne göre daha az rastlanan bir görme problemidir. Tamamen renk körlüğüne sahip olan kişiler, çevresini normal görme yetisine sahip olan kişilerin geceleri gördüğü gibi görebilmektedir. Doğuştan çevresindeki renk tonlarını ayırt edemeyen tamamen renk körlüğüne sahip olan kişi, bu durumu ancak çevresindeki diğer insanlar sayesinde fark edebilmektedir. Bunun sebebi ise kişinin her zaman aynı şekilde görmesinden dolayı herhangi bir sorun hissetmemesidir. Ancak tamamen renk körlüğü problemi, kişinin hayatını oldukça olumsuz bir şekilde etkileyebilmektedir. Kısmi renk körlüğü ise tamamen renk körlüğüne göre daha sık görülen bir görme problemi olmasının yanı sıra kişinin hayatını çok fazla etkilememektedir. Tamamen renk körlüğü, renk körlüğü dereceleri açısından kısmi renk körlüğünden daha yüksek derecelidir.

Renk Körlüğü Teşhisi ve Tedavisi Nasıl Yapılır?

Renk körlüğünün tedavi sürecine geçilmesi için öncelikle teşhis edilmesi önem taşımaktadır. Teşhis için birçok renk testi geliştirilmiştir. Teşhisin erken olması, renk körlüğü derecelerinin artmadan önce tedavi edilmesi için önemlidir. Renk körlüğü probleminin teşhisi için çeşitli plakalar ve nokta prosedürleri kullanılmaktadır. Hastaya gördüğü sayının sorulması amacıyla renkli fonda gösterilen rakamlar, hastaların görme yetisini ölçmek için kullanılmakta olup teşhis için oldukça faydalıdır. Tedavi için ise hastalara kontakt lensler ve gözlükler önerilmektedir.
" } ] }